Birleşik Krallık’ta 4 Temmuz günü gerçekleştirilen seçimlerden Emek (İşçi) Partisi beklendiği gibi büyük bir zaferle ayrıldı. Parti, son 27 yılın en büyük koltuk sayısı farkı ve çoğunluğuyla seçimleri bitirdi. Mevcut iktidar olan Muhafazakâr Parti büyük bir yenilgiye uğradı ve parti tarihinin en kötü sonucunu aldı. İşçi Partisi lideri Keir Starmer Buckingham Sarayı’na Kral III. Charles ile görüşmeye gitti ve resmen başbakan oldu. Starmer bugün hükümeti kuracak ve dünya liderleriyle telefon görüşmelerine başlayacak.
Bunda partinin son yıllarında ekonominin gidişatının olumsuz olması en büyük rolü oynadı. Enflasyonun Mayıs ayına kadar %2’ye düşememiş olması ve ekonominin büyüyemez bir durumda kalmış olmasıyla birlikte artan fiyatlar partinin yenilgisinde ve Emek Partisi’nin zaferinde etkili oldu. Bununla birlikte birçok kamu hizmetinin Muhafazakârların politikaları sebebiyle gereken şekilde hizmet verememesi de seçilen Başbakan Keir Starmer’ın çözmesi beklenen sorunlar arasında.
İlk iki partinin ötesine baktığımızda ise daha ilginç sonuçlarla karşılaşıyoruz. Geleneksel olarak merkezde olan Liberal Demokratlar tarihlerinin en iyi seçim sonucunu yakaladı. Aynı zamanda sağ popülist olan Reform Partisi de seçimde parlamentoya girmeyi başardı ve 2015 yılından beri ilk defa Muhafazakâr Parti dışında bir sağ parti parlamentoya girdi.
Sol kanatta ise 2010 yılından beri parlamentoda tek bir sandalyesi olan yeşiller, yeni parlamentoya 4 parlamento üyesi sokarak tarihlerinin en iyi sonuçlarını elde etti. Ayrılıkçı partiler ise birbirlerinden farklı sonuçlar gösteriyor. İskoçya bağımsızlığını savunan İskoç Ulusal Partisi (SNP), İskoçya’yı yönettikleri 17 yılın son döneminde birbiri ardına ortaya çıkan skandallar ve artan memnuniyetsizlikle birlikte İskoç bağımsızlığı fikrinin son dönemdeki gerilemesi sonucu büyük bir yenilgi aldı.
Partilerin Kampanya Stratejileri Nasıl Sonuçlar Doğurdu? Başka Nelere Dikkat Edilmeli?
Dikkat edilmesi gereken önemli bir sonuç Emek Partisi’nin halk oylamasında önemli bir artış yakalamamış olması. Britanya’da kullanılan First-Past-The-Post (FPTP) seçim sistemi, seçim sonuçlarını anlamada anahtar bir kavram. Halk oylaması sonuçları bize gösteriyor ki Emek Partisi’nin lideri Keir Starmer partiyi merkeze kaydırarak partiyi daha popüler hale getirmektense FPTP seçim sisteminde kazanabilir hale getirdi. Partinin daha merkezci olan yeni vaatlerinden memnuniyetsiz seçmenler, birçok yerde daha solda olan yeşillere oy verdi. Partiden atılmış olan eski lideri Jeremy Corbyn de kendi bölgesinde bağımsız olarak Emek Partisi adayını benzer sebeple yendi.
Bununla birlikte partinin iş dünyasıyla olan olumlu ilişkileri, uzun süredir Emek Partisi’ne oy vermekte olan Kuzey İngiltere’nin işçi sınıfı seçmenlerinin önemli bir kısmını bu partiden sağ popülist Reform Partisi’ne itti. Bunun sebepleri olarak partinin küreselleşme karşıtı tavırları, Britanya’ya göçü neredeyse tamamen yasaklama vaatleri ve kültürel tutumunu göstermek en doğrusu. Emek Partisi’nden bazı seçmenleri uzaklaştıran bir konu ise Filistin oldu. Yeni seçilen Başbakan Keir Starmer’ın bir ateşkes çağrısında bulunmakta çekinmesi ve gecikmesi, bazı Müslüman seçmenleri partiden uzaklaştırdı ve 4 bölgede bağımsız Müslüman adaylar seçerek partiye olan tepkilerini gösterdiler.
Önümüzdeki 5 Yılda Neler Beklenebilir?
İç politikada beklenmesi gereken önemli noktalar enerji sektörünün ve demiryollarının kamulaştırılması olacaktır. Bunlar İşçi Partisi’nin manifestosunda hatırlanan en önemli noktalardan olmalarıyla dikkat çekiyor. Bununla birlikte Muhafazakârlar’ın Ruanda planının iptali de beklenmeli. Keir Starmer vergilerin artmayacağını söylese de vaat ettiği yatırımların kaynak gerektirmesi sebebiyle vergilerin yine de artması beklenebilir.
Eğer vergi artırılmaz ve borçlanma hızlanmazsa, vaat edilen birçok yatırımın yapılmadığı ve Reform Partisi’nin güçlendiği bir senaryo görülebilir. AB ile ilişkiler konusunda ise bir değişim beklenmemeli çünkü Starmer herkese hitap etme çabaları dahilinde AB ile entegrasyonu artırma yönünde herhangi bir vaatte bulunmadı.
Graphic by Neil O'Brien