Savunma
Aktif bir politika devam edecek ama köklü değişimler mümkün değil
Aşırı sağ partilerin kendi içlerinde fikir ayrılığına düştüğü konulardan biri olduğu için mevcut Ukrayna ve İsrail'i destekleme politikasının temelde değişmesi beklenmiyor. Öte yandan ortak Avrupa ordusuna gidebilecek adımların atılabilmesi artık çok zor. Bu fikrin en ateşli destekçisi olan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un partisinin ve üyesi olduğu grubun yenilgisi yakın gelecekte AB'nin ortak bir savunma stratejisi geliştirmesini engelleyecektir.
İklim Değişikliği ve Enerji
Yeşil Yeni Anlaşma artık soru işareti
Aşırı sağ partilerin güçlenmesinin habercilerinden biri de şüphesiz AB’yi saran çiftçi protestolarıydı. İklim değişikliği ile yapılan mücadelenin faturasının kendilerine kesildiğini düşünen AB vatandaşları aşırı sağın güçlenmesine neden oldu. Buna ek olarak Ukrayna savaşı ile artan enerji masraflarının halka yansıması aşırı sağı güçlendiren başka bir unsur oldu. Bu duruma cevap olarak AB yöneticilerinin daha az kapsamlı iklim programlarını benimsemesi bekleniyor.
Göç
Daha sıkı düzenlemeler kapıda
Merkez Sağ partiler uzun zamandan beri göç konusundaki tutumlarını sertleştirerek Aşırı Sağ partilerin seçmenlerini kazanmaya çalışıyordu. Seçim sonuçları bu çabanın daha da artacağını gösterdi. Sadece aşırı ve merkez sağın güçlenmesi değil, göçe daha sıcak bakan Yeşillerin ve Sosyal Demokratların güç kaybetmesi yeni olası göç kısıtlamalarına karşı daha güçsüz bir muhalefetin var olacağını anlamına geliyor. Bu Türkiye özelinde bu vize konusunda yaşanan sorunların devamı anlamına gelebilir.
Birlik Reformu
Daha birleşik bir Avrupa fikri daha uzaklaştı
AB kurulduğundan beri birliğin gücünü arttıran ve işleyişini değiştiren çok sayıda değişiklik yapıldı. Diğer yandan seçim sonuçları gelecek 5 yıl boyunca anlaşmalarda AB'yi güçlendiren bir değişiklik ihtimalini tuzla buz etti. Daha birleşik bir AB fikrinin en güçlü olduğu dönemlerde bile bu fikrin zaman zaman reddedildiği göz önünde bulundurulursa güçlü bir Aşırı Sağ muhalefetin varlığı herhangi bir reform girişimini baltalamaya yetecektir.
Birliğin Genişlemesi ve Türkiye
Herhangi bir değişiklik yok
AB her ne kadar yeni ülkelerin üye olması fikrine teoride açık olsa da birliğin kendisinin bu kadar karmaşa içinde olması pratikteki durumu daha zor hale getiriyor ve aday ülkeler gerekli desteği alamıyor. Dahası bu ülkelerin AB uyumu konusunda kendilerinden gelen sorunların devam etmesi ve artması önümüzdeki 5 yıl boyunca AB sınırlarının pek değişmeyeceği anlamına geliyor.
Kaynakça:
https://www.epp2024.eu/_files/ugd/8e086a_1f2f80e365d34cd386bd2343fa427c99.pdf